REKREASYON ETKİNLİKLERİNDE PLANLAMA SÜRECİ
Rekreasyon etkinliklerin iyi bir planlamaya ve
organizasyona ihtiyacı vardır.
Bu etkinliklerin önemli bir kısmı gönüllülerin ve kamu
sektörünün düzenlediği etkinlikler olmasına rağmen, iyi bir biçimde
planlanamamakta ve organize edilememektedir.
Rekreasyon yöneticileri, planlamanın ve organizasyonun
temel ilkelerini gözeterek etkinlik yöneticilerine yol göstermelidir.
Bir rekreasyon etkinliğinin planlaması yedi
aşamadan oluşmaktadır.
Bu aşamalar şu şekilde sıralanabilir;
1. Etkinliğin amaçlarının belirlenmesi,
2. Fizibilitenin yapılması ve ilgili kararların
alınması,
3. Planlamanın yapılması, amaçların, bütçenin ve
takvimin belirlenmesi,
4. Organizasyon yapısının ve anahtar görevlerin
belirlenmesi,
5. Genel ve detaylı planlama ve hazırlıkların
yapılması,
6. Etkinliğin gerçekleştirilmesi
7. Geri besleme ve değerlendirme
Amaçların Belirlenmesi ve Fizibilite Yapılması
Bir rekreasyon etkinliğinin pek çok amacı
olabilmektedir.
Etkinliklerin bir kısmı kamu kuruluşları veya
gönüllü kuruluşlar tarafından gerçekleştirilen ve kar amacı güdülmeyen
etkinliklerdir.
Bu etkinliklerde amaçlar genellikle beden ve ruh
sağlığının korunması, engellilere yardım toplanması veya kadına şiddet gibi sosyal
konuları gündeme getirmek olabilmektedir.
Özel sektör kuruluşlarının düzenlediği
etkinliklerde ise amaç genellikle para kazanmaktır.
Rekreasyon etkinliğinde ulaşılmak istenen amaç
doğrultusunda belirlenen olası hedefler aşağıdaki şekilde sıralanabilir;
• Her hangi bir amaç için; farkındalık
yaratmak, para toplamak, bir düşünce veya aktiviteyi gerçekleştirmek,
• Spesifik bir katılımcı sayısına ulaşmak,
• Medyanın ilgisini çekmek.
Rekreasyon etkinliklerinde öncelikle fikir
formüle edilmelidir.
Tartışılarak, bu etkinlik neden teklif edildi?
Neden yapılıyor?
Bu etkinlik nasıl yürütülecek?
Nerede yapılacak?
Planlama ve operasyondan kim sorumlu olacak?
Ne zaman yapılacak? vb. sorulara cevaplar
aranmalıdır.
Bu sorular cevaplandığında fikrin yararlı ve mantıklı
olduğu düşünülüyorsa, bir sonraki aşama olan fizibilite aşamasına geçilir.
Bir rekreasyon etkinliğin fizibilitesi, ortaya çıkan
daha derin soruların cevaplandırılması açısından oldukça önemlidir.
Rekreasyon etkinliği sonucu ortaya çıkacak
faydalar nelerdir?
Sadece maddi anlamda değil, iş gücü, zaman ve
emek açısından maliyetler nelerdir?
Ortaya konulan çaba, etkinliğin amacına
ulaşmasını sağlayacak mıdır?
Ortaya çıkacak olan problemler aşılabilir mi?
Rekreasyon etkinliklerin yapılan fizibilite
çalışmaları olumsuz sonuçlara işaret ediyorsa etkinlikten vazgeçilmelidir.
Eğer rekreasyon etkinliği fizibilite çalışması
sonunda uygun bulunmazsa, rekreasyon yöneticisinin “hayır” diyecek cesarete
sahip olması gerekmektedir.
Çoğu zaman yapılmaması gereken birçok etkinlik, bir
fizibilite çalışması yapılmadan ortaya konulmaktadır.
Eğer rekreasyon etkinliği uygun görülürse ve
proje hakkında olumlu bir kanaat varsa, planlama ve detaylı planlama için geniş
zaman ayrılması önem arz etmektedir.
Bu kararlar alınırken aynı zamanda bazı önemli
görevlerde yerine getirilmelidir.
Bu görevler şu şekilde sıralanabilir;
• Rekreasyon etkinliğinin yapılmasına
ilişkin alınan kararlar açıklanmalıdır ve amaçlar yazılı olarak
belirtilmelidir
• Rekreasyon etkinliğine ilişkin çalışma
komiteleri oluşturulmalı ve rekreasyon etkinliğin planlaması ve
kontrolünde kilit isim olan koordinatör atanmalıdır.
• Amaçlar net bir biçimde ortaya
konulmalıdır.
Amaçlar, açık, anlaşılır, şüpheye yer
bırakmayan ve ölçülebilir nitelikte olmalıdır.
Amaçlar etkinliğin tüm ana alanlarını
içermelidir.
Özellikle de finansal tahminler ve bütçeleme konusunda kesinlik
arz etmelidir.
Amaçların belirlenmesi sırasında koordinatör; politika
belirleyicilere, kilit pozisyonlardaki personele ve takım liderlerine
danışmalıdır.
Süreler, teslim tarihleri ve planlama aşamasındaki
kritik tarihler belirlenmelidir.
Rekreasyon etkinliklerinde amaçların
belirlenmesinden sonra, etkinliğin yararlarının ölçülmesi ve maliyetlerin
belirlenmesi üzerine fizibilite çalışmasının yapılması gerekmektedir.
Maliyetlerin Belirlenmesi ve Bütçelerin Oluşturulması
Rekreasyon etkinliğinin amaçları ve ulaşılmak
istenen hedeflerin belirlenmesinin ardından yapılan fizibilite çalışmaları
neticesinde etkinliğin gerçekleştirilmesi kararı alınıyorsa, bir sonraki
aşama olan planlamanın yapılması, bütçenin ve takvimin belirlenmesi aşamasına
geçilebilir.
Rekreasyon etkinliklerinin planlamasında en çok
kullanılan planlama türlerinin stratejik ve operasyonel planlama
olduğu daha önce belirtilmiş ve bu iki planlama yöntemi planlama türleri konusu
içerisinde detaylı olarak açıklanmıştı.
Bu nedenle bu bölümde etkinliğe ilişkin
maliyetlerin belirlenmesi ve etkinlik bütçelerinin oluşturulması
anlatılacaktır.
Her etkinlikte olduğu gibi rekreasyon
etkinliklerinin de bütçeye ihtiyacı vardır.
Bu bütçelerin niteliği etkinliğin doğasına
ve amaçlarına bağlıdır.
Rekreasyon etkinliği; kamu kuruluşu, özel bir kuruluş veya
gönüllüler tarafından düzenlenmiş olabilir.
Düzenlenen bu etkinliğin amacı fiziksel
becerilerin geliştirilmesi ve beden sağlığının korunmasına yönelik
olabileceği gibi katılımcıların ruhsal durumlarının iyileştirilmesi
de olabilmektedir.
Kasaba festivalleri, orkestra konserleri, bedava
pop konserleri, müzik salonları, resim yarışmaları gibi çoğu
etkinlik, katılımcıların yaşam kalitesini yükselttiği, kültürün ve
geleneğin bir parçası olarak görüldüklerinden dolayı organize edilmektedirler.
Bu durum bir rekreasyon etkinliğinin gerçek maliyetini
değerlendirirken ele alınmalıdır.
Sübvansiyonlar sağlansa da bir rekreasyon
yöneticisi etkinliğin maliyeti ile yakından ilgilenmek zorundadır.
Tüm etkinliklerin bütçesi vardır ve rekreasyon
yöneticisi belirli bir gelir/gider dengesini tutturmak ya da belirli
oranları yakalamak zorundadır.
Bununla birlikte daha önemlisi, etkinlik sorunsuz bir
biçimde tamamlanmalıdır.
Rekreasyon yöneticisi olarak çalışmanın temel
prensibi, profesyonel olarak davranmaktır.
Rekreasyon yöneticisi, kullanılan tesislerin ücretsiz
kurulmasını sağlamaya çalışmak ve hatta görev alacak personelin ücretleri ödenmiş
olsa dahi, gerçek maliyetleri her zaman değerlendirmek zorundadır.
Normalde etkinlik için bir mekânı kiralamanın ve
o mekânı hazır hale getirmenin bir maliyeti bulunmaktadır.
Bununla birlikte elektrik, su ve yapılan teknik
bakımların da maliyetleri vardır.
Ayrıca ekipmanların kiralanması, satın alınması
ya da ödünç alınması ve ardından da etkinlik alanına getirilmesi
gerekmektedir.
Bu bağlamda nakliye giderleri unutulmamalıdır.
Yönetim giderleri ise sadece yapılan baskıları,
posterleri, biletleri, finansal maliyetleri ve hazırlıkları değil bunların
yanı sıra kırtasiye, telefon ve personel malzemeleri gibi diğer bazı
giderleri de içermektedir.
Etkinliğin montajı, program maliyetleri, sanatçıların
ücretleri, hastane giderleri, sigorta ve diğer yasal giderler gibi giderler de
söz konusu olabilmektedir.
Belirtilen maliyetler bütün olarak
düşünüldüğünde bazı maliyet kalemleri etkinlik için büyük bir önem arz etmese
de yine de dikkate alınmalıdırlar.
Ancak bazı etkinliklerin gizli maliyetleri anormal
boyutlara ulaşmaktadır.
Bu nedenle iyi bir rekreasyon yöneticisi bu
maliyetlerin neler olduğunu bilmek zorundadır.
Rekreasyon etkinlikleri gizli maliyetler
içermektedir.
Çoğu rekreasyon etkinliği bir gelir doğurur.
Hatta katılımcılara ücretsiz olarak sunulan
etkinlikler de bile bağışlar ve yerel yönetimlerden gelen kaynaklar ile
gelir sağlanabilir.
Rekreasyon etkinliği sonucu elde edilecek gelir, doğrudan
ve doğrudan olmayan olarak iki yöntemle belirlenebilir.
Doğrudan yöntem; gişe biletleri, programlar,
bar, restoran, araç parkı ve diğer servis ücretlerini içerir.
Doğrudan olmayan yöntem ise reklamlar, bağışlar,
sponsorlar, piyango gelirleri gibi kaynakları içerir.
Rekreasyon etkinlileri bir bütçeye ve buna bağlı
olarak gelir hedeflerine ve gider limitlerine sahiptir.
Eğer bütçe hedefleri biliniyor ve etkinliğin amaçları
açıkça ortaya konmuşsa, rekreasyon yöneticilerinin belirlenen hedeflere
ulaşması daha kolay olacaktır.
Çoğu rekreasyon etkinliği normalde sadece başa
baş noktasını yakalamayı amaçlamaktadır ve kar elde etmek öncelik
değildir.
Ancak birçok etkinlik gizli maliyetler
içermektedir bu nedenle en azından gizli maliyetlerin karşılanması
için kar amacının gözetilmesi gerekmektedir.
Rekreasyon etkinlilerde risk unsurunun oldukça
yüksek olduğu unutulmamalıdır.
Özellikle de açık alan rekreasyon
etkinliklerinde hava durumu önemli bir risk unsurudur.
Bunun yanı sıra bütçenin aşılması ya da gelirin
düşmesi gibi finansal riskler de mevcuttur.
Bu nedenle rekreasyon etkinlikleri sadece bir
bütçeye bağlı olarak düşünülmemelidir.
Bununla birlikte finansal hedeflerin
tutturulmasını sağlanması içinde çaba sarf edilmeli ve etkinlikte
görev alacak bir koordinatör istihdam edilmelidir.
Daha önce belirtildiği gibi her etkinliğin bir
başlangıç günü/saati, bir bitiş günü/saati ve bir süresi vardır.
Kapsadığı süre ve planlar göz önüne alınarak etkinliğe
ilişkin bir takvim oluşturulmalı ve her bir faaliyet bu takvim
çerçevesinde gerçekleştirilmelidir.
Rekreasyon etkinliğinin planlamasında takvim
oluşturulması ve etkinlik boyunca bu takvime riayet edilmesi, etkinliğin
amaçlarına ulaşabilmesi açısından büyük önem arz etmektedir.
Organizasyon Yapılarının Belirlenmesi
Organizasyon amaçlarına ulaşmak için planlamanın
yapılması, organizasyon yapısının oluşturulması ve organizasyonda yer alan
unsurlar arasındaki iş ilişkilerinin açık ve net bir şekilde ortaya konması
gerekmektedir.
Organizasyon yapıları; komuta zincirlerini,
kontrol sahalarını ve rekreasyon etkinliğinin farklı bölümleriyle uğraşan
çeşitli takımları içermektedir.
Oluşturulacak olan organizasyon yapısının, etkinliği
geniş ölçüde kapsaması gerekmektedir.
Yardım amacıyla düzenlenen festival gibi yoğun
katılımın gerçekleşeceğinin düşünüldüğü bir etkinlik, birçok grubu içerebilir.
Etkinlikte yer alan gruplar şu şekilde sıralanabilir;
1. Programlama ve içeriğin hazırlanması ilgili
birimler
2. Bütçeleme ilgili birimler
3. Promosyon ve medyadaki bilinirliğin
arttırılması ilgili birimler
4. Personel ve işçilik ilgili birimler
5. Yönetim ilgili birimler
6. Teknik yapı ilgili birimler
7. Sunulan servislerle ilgili birimler
8. Katering ilgili birimler
Her bir alanda çalışan bir grup bulunmalı ve bunların her
birinin başında sorumluluk alan ve genel koordinatörle eşgüdümü sağlayan
bir lider bulunmalıdır.
Her bir grubun ve liderin; rollerini,
sorumluluklarını, amaçlarını ve tarihleri kesin bir şekilde anlaması
etkinliğin başarılı bir şekilde gerçekleşmesi için oldukça önemlidir.
Rekreasyon etkinliklerinde görev alan kişiler; kime
karşı sorumlu olduklarını, kimlerden sorumlu olduklarını, kiminle
çalıştıklarını ve organizasyondaki fonksiyonlarını bilmelidirler.
Farklı alanlardaki sorumluluklar ve amaçlar
farklı birimler tarafından ele alınmalı ve düzenli bir iletişim ağıyla bir
araya getirilmelidir.
Görevleri yerine getirmek için zaman ve çaba sarf
edecek yeterli sayıda, donanımlı ve gönüllü insanın bulunması zorunludur.
Ayrıca bu insanları en iyi biçimde
değerlendirecek etkin bir organizasyon da olmalıdır.
Bununla birlikte görev alacak kişilere ideal
oranda sorumluluk verilmeli ve üzerlerindeki kontrolün çok geniş ya da çok
dar olmamasına dikkat edilmelidir.
Aşağıdaki şekilde koordinatöre bağlanmış
birimleriyle birlikte etkinlik yapısının unsurları gösterilmiştir;
Rekreasyon etkinliklerinde farklı alanlardaki
sorumluluklar ve amaçlar farklı birimler tarafından ele alınmalı ve
düzenli bir iletişim ağıyla bir araya getirilmelidir.
Koordinatöre Bağlanmış Birimleriyle Birlikte Etkinlik
Yapısı
Rekreasyon etkinliklerinde koordinasyon eksikliği; yanlış
anlaşılmalara ve iletişim eksiklilerine yol açabilmekte ve planlamayı
olumsuz etkilemektedir.
Planlama ve koordinasyondan yoksun bir
etkinlikte ortaya çıkabilecek sorunlara şu örnekler verilebilir;
• Kamuoyuna sunulan adresin yanlış olması,
• Etkinlik için gerekli ekipmanın yanlış
adrese teslim edilmesi,
• Işıkların etkinlik başladığında çalışmaması,
• Etkinlik süresince ihtiyaç duyulan
giyinme kabini, wc vb.nin katılımcılara uzak alanlarda bulunması,
• Etkinlikte yer alan görevlilerin veya
katılımcılıların trafik yüzünden gecikmesi,
• Etkinlikte yer alan VIP katılımcılara
gereken önemin verilmemesi,
Rekreasyon etkinliğini uygulayacak olan yapının
bir araya getirilmesinde, organizasyon şemasının kullanılması faydalı
olacaktır.
Organizasyon şemaları, çeşitli sorumluluk
alanlarını ortaya koyarak, belirsizliğin ortadan kaldırılmasına yardımcı olur.
Organizasyon şemalarının dezavantajı ise sadece
resmi ilişkileri açıklığa kavuşturmasıdır.
Organizasyon şemalarına ilave olarak, kritik yolları
işaret eden bir iş akış şeması da iş komitelerinin, görev birimlerinin ve
bölümlerinin, programlanması ve zamanlamasının ayarlanması için önemlidir.
Organizasyon şemaları, çeşitli sorumluluk
alanlarını ortaya koyarak, belirsizliğin ortadan kaldırılmasına yardımcı olur.
Tüm rekreasyon etkinliklerinin personele ihtiyacı
vardır.
Personelin sayısı ve türü, etkinliğin amacına ve
yapısına bağlı olarak değişmektedir.
Ancak genel olarak tüm rekreasyon
etkinliklerinin bir koordinatöre ve destek çalışanlarına ihtiyacı vardır.
Koordinatör;
Koordinatör doğrudan organizasyonu planlayan, düzenleyen
ve kontrol eden kişi değildir.
Koordinatör; kişileri, bilgiyi, maddi ve maddi olmayan
unsurları, her bir birimde ya da takımda neler olduğunu bilen insanları
bir araya getirir.
Bununla birlikte koordinatörün her bir detayı
rekreasyon yöneticisi kadar bilmesi gerekmemektedir ancak gerekli bilgiye ve
sorumluluğa kimin sahip olduğunu bilmek zorundadır.
Koordinatör cesaret verici ve aynı zamanda olayları kontrol
altına alabilme yeteneğine sahip bir kişi olmalıdır.
Kısacası koordinatör, bağlantıları sağlayan,
kontrol eden ve iletişimi sağlayan kişidir.
Diğer yandan planlamanın ileriki aşamalarında
koordinatör, üzerindeki zaman baskısı arttığında takvime uyulabilmek için otoriter
kararlar almak zorunda kalabilmektedir.
Bu bağlamda rekreasyon etkinliklerinin başarılı bir
şekilde gerçekleşmesinde koordinatörün anahtar role sahip olduğu söylenebilir.
Destek Personeli;
Rekreasyon etkinliklerinde, koordinatör bölüm
liderleriyle birlikte çalışmalıdır.
Etkinlikte görev alan her bir takımın; ayrı bir
lideri, farklı bir bölümü, ayrı sorumlukları, görevleri, zamanlamaları ve
uymaları gereken bir takvimleri vardır.
Ancak bu bölümler arasında bir iletişim veya işbirliğinin
olmadığı anlamına gelmemelidir.
Bölümler arası bağlantıların olmaması, her bir
bölümün bağımsız olarak hareket etmesi, tek başına kararlar alması ve
projenin genel başarısını düşünmeden hareket etmesi mümkündür.
Bu nedenle bu birimler arasında bir
koordinasyonun sağlanması gerekmektedir.
Etkinliklerde çok farklı türden personel ve
yardımcılar yer almaktadır.
Rekreasyon etkinliklerinde; tam zamanlı çalışanlar,
yarı zamanlı çalışanlar ve gönüllüler gibi çok farlı türden çalışanlar
mevcuttur.
Ayrıca özel etkinlikler söz konusu olduğunda,
yasal problemler de göz önüne alınmalı; sözleşme sorunları ve sigorta
detayları için etkinliklerde görev alan bu kişiler dışında profesyonel
anlamda hukuksal destek sağlayacak elemanlar istihdam edilmelidir.
Ücretli personel ne zaman ücretlerini
alacaklarını ve ücret koşullarını bilmelidir.
Gönüllü çalışanlar da organizasyon içerisinde nerede
bulunduklarını, sorumlulukları ve bu sorumlulukların ne kadar
genişleyebileceğini bilmelidirler.
Çalışanlar başarılı olmak için; işlerini,
kendilerinden beklenenin ne olduğunu, kime karşı sorumlu olduklarını, kimlerden
sorumlu olduklarını ve ne yapması gerektiğini bilmek zorundadır.
Bununla birlikte çalışanların rekreasyon
etkinliklerine kendilerini adamış ve dâhil olmuş olmaları gerekmektedir.
Bunun etkin bir şekilde gerçekleşmesini sağlamak ise koordinatörlerin
ve takım liderlerinin öncelikli görevidir.
Takdir edilmek, övgü ve teşekkür almak
motivasyon açısından oldukça büyük önem taşımaktadır, çalışanların
kendilerini başarılı bir girişimin bir parçası olarak görmeleri çalışma
şevklerini ve verimliliklerini arttıracaktır.
Rekreasyon Etkinliğinin Detaylı Planlaması ve
Etkinliğin Gerçekleştirilmesi
Rekreasyon etkinliği detaylı planlarla ve
provalarla daha iyi bir hale getirilmeli, akılda kalıcı bir açılış ve
kapanışla birlikte katılımcılara sunulmalıdır.
Bununla birlikte dikkatli bir değerlendirme ve
izleme, etkinliğinin verimi açısından tüm sürecin bir parçası
olmalı, bu konuda gereken özen gösterilmelidir.
Detaylı planlamada akış şemalarından, kritik yol
haritalarından, kontrol listelerinden, hedeflerden ve tarihlerden
yararlanılabilir.
Rekreasyon etkinliklerinin son kısmında aşağıda
belirtilen aşamalar izlenilmelidir.
1. Detaylı bir son plan oluşturulmalıdır.
2. Başlangıçta belirlenen hedeflerden sapma olup
olmadığı incelenmeli, kontrol listeleri izlenmelidir.
3. Beklenmedik durumlara ve olası risklere karşı alternatif
planlar oluşturulmalıdır.
4. Personelle birlikte etkinlik ya da etkinliğin
bileşenleri prova edilmelidir.
5. Mümkün olan tüm unsurlar iki kere kontrol
edilmelidir.
Açılış ve kapanışlar rekreasyon etkinliğinin büyük
birer parçasıdır.
Bir rekreasyon etkinliği iyi bir şekilde
planlansa da, genellikle problemlerle karşılaşılmaktadır.
Etkinliğin koordinatörü gereken kararları objektif bir
biçimde alabilmek için tamamen bağımsız olmalıdır.
Benzer şekilde bölüm liderlerinin de kendi bölümlerini
kontrol ederken nispeten bağımsız olmaları, etkinliğin verimi açısından
önemlidir.
Bir etkinliği başarıya götüren faktörler şu şekilde
sıralanabilir;
• Kapanış seremonileri
• Konukseverlik
• Sağlanan ciro
• Stok kontrolü,
• Temizlik
• Çalışanların işlerini sahiplenmeleri.
Etkinlikten sona erdikten sonra ise muhasebeleme,
raporlama, gereken kişilere teşekkürlerin iletilmesi gibi detaylar
unutulmamalıdır.
Diğer yandan mevcut etkinliğin yanı sıra, çalışanlara
teşekkür etmek için de etkinlik düzenlenebilir.
Rekreasyon Etkinliğinin Değerlendirilmesi
Etkinliğin sona ermesinin hemen ardından;
hazırlıkları, organizasyon yapısının etkinliği, alınan sonuçları,
izleyicilerden elde edilen geri beslemeyi, katılımcıları, personeli ve
etkinlikten alınan dersleri inceleyen kapsamlı bir değerlendirme yapılarak
rapor oluşturulmalıdır.
Bu rapor hem kayıt amacıyla hem de ilerideki
etkinliklere ışık tutması amacıyla yapılmalıdır.
Etkinlik değerlendirmesinde en çok kullanılan
yöntemler; “amaç temelli yaklaşım”, “amaçsız yaklaşım”, “tepkisel
yaklaşım”, “güçlendirme değerlendirmesi”, “içerik, girdi, süreç ve ürün modeli” ve
“profesyonel kanı yaklaşımıdır”.
Amaç Temelli Yaklaşım:
Amaç temelli yaklaşım 1930’larda Tyler tarafından
geliştirilmiştir.
Amaç temelli yaklaşımın amacı, etkinliğin amaç ve
hedeflerine ulaşıp ulaşamadığının kontrol edilmesidir.
Bu yaklaşımda amaçlar ve hedefler etkinliğin
değerlendirilmesinde bir kriter olarak kullanılmaktadır.
Amaç temelli yaklaşım, organizasyonda açık ve
ölçülebilir amaçlar belirleyebilen rasyonel karar alıcıların olduğunu
varsayar ve organizasyonda genel soyut amaçların yerine fiili (eylemsel) amaçlara
odaklanır.
Amaçlar gerçekleştirilmesi istenilen şeyler için genel
bir terimken, hedefler bu amaçların nasıl gerçekleştirileceğini
anlatan belirgin açıklamalardır.
Amaç temelli değerlendirme hem sonuçlar
ile hem de organizasyonun hedefleri ile birlikte kullanılabilmektedir.
Sonuç hedefleri etkinliğin bireyler üzerinde bıraktığı
etkileri gösterirken, organizasyon hedefleri, etkinlikteki iç süreçleri
anlatmaktadır.
Bu yaklaşımın kullanılabilmesi için etkinliğin amaç ve
hedeflerinin açık ve yazılı bir biçimde ifade edilmiş olması
gerekmektedir.
Amaç temelli yaklaşımın avantajı etkinliği tarafsız
bir biçimde değerlendirmesi, dezavantajı ise, amaç ve hedeflerin yazılı
olarak bulunmasının zorunluluğudur.
Etkinlik değerlendirmesinde en çok kullanılan
yaklaşım, amaç temelli yaklaşımdır.
Amaç temelli yaklaşım etkinlik sırasında ortaya
çıkabilecek istenmeyen sonuçları dikkate almamaktadır.
Amaçsız Yaklaşım:
Amaç temelli yaklaşım istenmeyen sonuçları hesaba
katmamaktadır.
Scriven tarafından geliştirilen amaçsız yaklaşım
ise etkinliğin etki ve sonucunu, bu etki ve sonucun nasıl olması
gerektiğini dikkate almadan bulmayı ve değerlendirmeyi amaçlamaktadır.
Bu yaklaşım amaçların dar bir kapsamda
belirlenmesi ve çıktıların göz ardı edilmesi riskini ortadan kaldırır.
Subjektif amaç değerlendirmelerinin yerine, objektif
ve özgür bir değerlendirme imkânı sağlar.
Bu yaklaşımı kullanırken etkinlik yöneticisi ne
bulacağını önceden kestirmeden yola çıkmalıdır.
Bu yaklaşımın nihai amacı etkinlikte neler olduğunu
ortaya çıkarmaktır.
Bu yaklaşımın avantajı, kasıtlı olarak ortaya
çıksın ya da çıkmasın, etkinliğin gerçek etkilerini ortaya çıkarmaktır.
Genellikle sayısal verilere dayandığından daha
derinlemesine analizlerin yapılmasına da imkân tanır.
Bu yaklaşımın dezavantajı ise çok zaman
alması ve kimi etkilerin ölçümlenmesinin çok zor olmasıdır.
Tepkisel Yaklaşım:
Değerlendirmelerin, katılımcıların düşünceleri
gözetilmeden yapıldığı eleştirisinden yola çıkılarak, Stake tarafından
geliştirilmiştir.
Bu yaklaşım daha önceden hazırlanmış
varsayımlar, resmi planlar ve program amaçlarından ziyade katılımcıların
şikâyetlerine ve sorunlarına odaklanır ve tepkisel davranmanın önemine
vurgu yapar.
Tepkisel yaklaşım kullanılırken, etkinlik yöneticisi
farklı katılımcı gruplarından bireylerle sürekli iletişim halinde bulunmak
zorundadır.
Güçlendirme Değerlendirmesi:
Güçlendirme değerlendirmesindeki odak noktası
programlardır.
Programa katılanların, kendilerini ve
programlarını değerlendirmelerine yardımcı olmak için tasarlanmıştır.
Bu yaklaşımda değerlendirenlerle menfaat sahipleri
arasındaki ilişki tepkisel değerlendirmeye göre daha katılımcı ve
işbirlikçidir.
İçerik, Girdi, Süreç ve Ürün Modeli (CIPP)
(Değerlendirme İçin Sistematik Bir Model):
CIPP modelinin amacı, planlanan değişimin sistem
analizi çerçevesinde karar almak için bir temel oluşturmasıdır.
CIPP değerlemeyi, karar alternatiflerinin
değerlendirilmesinde kullanılmak üzere işe yarar bilginin
irdelenmesi, elde edilmesi ve sunulması olarak tanımlar.
İçerik değerlendirmesi, tutarsızlıkların nerede
bulunduğunu, belirli değer beklentilerini, sıkıntılı alanları, zorlukları
ve fırsatları, amaçları inceleyerek bilgi toplar.
Girdi değerlendirmesinde ise belirli hedeflerin
gerçekleşmesi için, alternatif stratejilerin ve dizaynların güçlü ve zayıf
yanları hakkında bilgi verilir.
Süreç değerlendirmesi ise seçilen prosedür ya da
stratejinin izlenerek güçlü yönlerinin korunmasını, zayıf yönlerinin ise
ortadan kaldırılmasını sağlar.
Ürün değerlendirme ise, hedeflere ulaşmak için
uygulanan stratejiler, prosedürler ve metotların sonlandırılmasını,
değiştirilmesini ya da mevcut haliyle korunmasını sağlamak için bilgi
sunar.
Bu modelin ilk aşaması ihtiyaçların belirlenmesidir.
İkinci aşama ise belirlenen bu ihtiyaçların karşılanması
için gerekli olan girdilerin bir araya getirilmesidir.
Üçüncü aşama sürecin izlenmesi ve ortaya
çıkabilecek sorunların tespitidir.
Dördüncü ve son aşama ise ölçümlerin yapılması
ve çıktıların yararları, değerlerinin, anlamlılığının ve doğruluğunun
değerlendirilmesidir.
Etkinlik yöneticileri CIPP değerlendirme yöntemini her
hangi bir etkinliğin tam ve kapsamlı bir değerlendirmesini sağlamak
için bir temel olarak kullanabilirler.
CIPP modelini kullanarak etkinlik yöneticileri
sadece etkinliğin sonuçlarını değerlendirmekle kalmaz aynı zamanda tüm planlama
sürecini ve etkinliğin istenilen ve istenmeyen sonuçlarını da değerlendirirler.
CIPP modeli: amaç ve hedeflerin
değerlendirilmesi, bu hedeflere ulaşmak için kullanılacak en uygun strateji ve
programların değerlendirilmesi, hali hazırdaki programların
değerlendirilmesi, bir metot ya da stratejinin sonlandırılıp
sonlandırılmayacağının değerlendirilmesi, etkinlikte ya bazı kısımlarında
yapılan değişikliklerin değerlendirilmesinde kullanılır.
Profesyonel Kanı Yaklaşımı:
Bu görüşe göre etkinlik yöneticisi, etkinliği
değerlendirecek tecrübeye sahip olmadığını düşünüyorsa dışarıdan profesyonel
danışman tutmalıdır.
Etkinlik çok yüksek derecede bir nesnellik
gerektiriyorsa ya da değerlendirme, etkinlik yöneticisinin sahip
olduğundan daha fazla bir uzmanlık gerektiriyorsa dışarıdan bir uzman
tutulması düşünülebilir.
Etkinlik yöneticisinin, etkinliğin bir takım
ekonomik değerlendirilmelerinin yapılmasını istemesi durumunda böyle bir
ihtiyaçla karşılaşılabilinir.
Dışarıdan bir profesyonel danışman kiralanması,
etkinlik yöneticisinin etkinliği değerlendirmek için harcayacağı süreyi
kısaltabilir.
Buna ilave olarak da etkinlik yöneticisi
sonuçları dışarıdan tarafsız bir uzmandan edinmiş olur.
Seçilecek değerleme yöntemi, değerlemenin
amacına ve neyi değerlendirmek istediğimize bağlıdır.
Eğer uzmanlar ve standartlar mevcutsa,
profesyonel kanı yaklaşımı en iyi yaklaşım olabilir.
Amaç ve hedefler ölçülebilir nitelikteyse, amaç
temelli yaklaşım en iyi yaklaşım olacaktır.
Eğer konulan amaçların dışında neler olup bittiği
bilinmek isteniliyorsa amaçsız yaklaşımı kullanmak daha uygundur.
Yönetici, bir bileşenin diğerleriyle olan etkileşimini
değerlendirmekle ilgileniyorsa CIPP modeli gibi sistematik bir yöntemin
kullanılması, seçilen elementlerin etkinliğin genel amacıyla olan
ilişkisinin incelenmesine imkân verecektir.
Seçilen yönetime bakılmaksızın, etkinlik
yöneticileri katılımcıların değerlendirmede dikkate alınmasını
sağlamalıdır.
Değerlendirme raporları, kararların alınmasında,
etkinliğin geliştirilmesinde, değiştirilmesinde, sonlandırma kararının alınmasında
kullanılmalıdır.
Yapılacak olan etkinliği planlarken etkinliğin
kendisi kadar etkinlik sırasında ortaya çıkması muhtemel birçok problemi
de değerlendirmek sağlıklı olacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder